Jennifer Lawrence: "Çok Fazla Yeteneğim Yok"

Güzel oyuncu Jennifer Lawrence, W dergisinin Ekim 2012 sayısı için kamera karşısına geçti. Dergiyle kuşların tema olarak alındığı değişik bir fotoğraf çekimi yapan Lawrence, dergiye verdiği röportajda yeni filmi 'Silver Linings'ten, X-Men filmi için çıplak ve büyün vücudunun maviyle boyalı olmasından ve Katniss rolünden de bahsetti;

'Silver Linings' filminde çılgın, dul bir kadını oynuyorsun. Teknik olarak bu karakteri oynamak için çok gençsin. Hiç bu konuda endişelendin mi?

 Evet. Ancak önemsemedim. İnsanlar her zaman bu konuda endişeleniyorlar; genellikle rollerim için çok genç ya da Katniss rolüme bakılırsa çok büyük olduğumu düşünüyorlar. Ben sarışındım, Katniss esmer. Birçok problem vardı. Halının altına süpürdüğümüz birçok problem vardı.

'Silver Linings' filminde erkek arkadaşın olacak kişiyi oynayan Bradley Cooper ile büyük bir dans sahnesi var. Bu filmden önce dans edebiliyor muydun?

 Berbat bir dansçıyım. (Gülüyor) Birçok yeteneğe sahip değilim; iyi bir aşçı değilim, temiz olamam ve dikiş dikemem. İyi yapabildiğim tek şey, Açlık Oyunları için öğrendiğim ve büyük ihtimalle günlük hayatta hiç kullanamayacağım bir şey; yay kullanabilmek. Beni 100 yıl önce hayal edin; yararlı biri olabilirdim.

 X-Men seçmeleri için çıplak ve mavi olman zorunlu muydu?

 Seçmeler için değil ama yüzümü boyayıp yönetmenle Skype'dan konuşmak zorundaydım ve ben "Olmaz" dedim. İlk testte yaklaşık 8 saat boyunca beni maviye boyadılar. X-Men sonrasında hiç alçakgönüllülük etmeyeceğim; bilmediğim yerlerimde bile mavi vardı. Sonra, erkeklerle dolu bir yerde özel yerlerimin üzerindeki pullar haricinde çıplak dolaşmak zorunda kaldım. Bu, çekingenliğinizi önlüyor.

Mavi nefretin sona erdi mi?

 Tam olarak değil, ama bu rengi her yere yaydım. Londra'daki otelde bana güvenlik depozitomu vermediler çünkü küvetlerini maviye boyadım. Bunu  setteki birçok tuvalete de yaptım. Buna "gizemli olay" diyorduk.

 X-Men'den sonra doğal olarak Oscar için deli olmaya başladın. Akademi Ödülleri'nde eğlendin mi?

 Bu bir onur ve büyük bir iltifat ancak sanki biraz da garip. Birdenbire herkesin ünlü olduğu partilere katılıyorsunuz ve kendinizi ezik hissediyorsunuz. Şimdiki Oscar'a kadar zayıf kalmaktan, antremanlardan, korselerden ve insanların "Ne giymeyi planlıyorsun?" sorularından çok sıkılmıştım. Diyete girmem gerekti çünkü bütün partilerde şampanyalar ve çerezler oluyor. Çok fazla yemiştim! Sanırım ödül töreni gecesinde iki tane Spanx kıyafeti giymiştim.

 Oscar'dayken Açlık Oyunları'nda oynayacağını biliyor muydun?

 Annem ona yapmamasını milyonlarca kez söylemiş olmama rağmen Akademi Ödül Töreni'ndeki kırmızı halıda Açlık Oyunları hakkında konuştu. Dina Lohan gibi ancak güzel bir zevki var.

Katniss rolünü kaptığında hemen eğitimlere başladın. Bir yerde ok atmada olimpiyatlarda yarışabilecek kadar iyi olduğunu okudum. 

Okçuluğu çok seviyorum. Yay ve okla birini öldürebilirdim! Açlık Oyunları'nda, böyle çok sevilen bir üçleme için anlaşma imzalamak konusunda oldukça endişeliydim. Diğer karakterlerimde yapmamaya çalıştığım gibi Katniss karakterimi de berbat etmemeye çalıştım ve önceleri bu konuda çok korkuyordum. Ama Katniss'ı çok seviyorum ve o, kendisini hayatımda düşündüğüm kadar ön plana çıkarmadı. 

'Silver Linings'teki karakterin Tiffany, Katniss'den çok farklı. O zor biri ve başlarda oldukça itici. Böyle bir karakterle ortak özelliğin var mı?

 Hayır. Onlar gibi özelliklerim yok, birçok insan kendisini sevmiyor. Seyirciler için sevimli olmamak iyidir. Sizin tarafınızda bir kitleye sahip olmak zorunda olmamak sizi rahatlatır. 

 Los Angeles'a 15 yaşında geldin. İlk filmlerinden olan 'The Poker House'taki karaterin tecavüze uğramıştı. Bu travmatik miydi?

 Hayır. 'The Poker House' senaryosunu ailemden saklamıştım, böylece seçmelere katılabildim. Rolü kaptığımda ise çok geçti; bana izin vermek zorundaydılar. Filmin tecavüz sahnesi çekilirken annem de setteydi. Bunu sorun olarak görmedim. O zamanlar çok cesurdum, genç olmakla inatçılık da gelir zaten. Korkmamaya niyetliydim ancak şimdi korkuyorum. 

Bu doğru değil.

 Doğru ve yanlış. Yaşlandıkça ölüm konusunda daha bilinçli hale gelirsin. Küçükken herhangi yabani bir ata atlayabilirsin. Birazcık büyüdüğünde hayatın ne kadar kırılgan olduğunu fark eder ve daha dikkatli olursun.

 Çok yaşlıymışsın gibi konuşuyorsun. Daha 22 yaşındasın!

Çok fazla düşünüyorum! Yani bir aralar çıplak ve maviydim! (Gülüyor) Açıkcası, birçok şey kısa bir zaman diliminde gerçekleşti. 

 Los Angeles ve film işleri hakkındaki düşüncelerin değişti mi?

Üzgünüm ki artık Los Angeles'ta yaşayamıyorum. Aktörlerin bunu nasıl yapabildiğini anlamıyorum. Orada hayat yok. Her yerde takip ediliyorsunuz. Dünyadaki hiçbir yer gibi değil. Los Angeles'ta kalmak istemiyorum ve bunu gerçek anlamda düşünmeye başladım. Çünkü bu normal olmaktan oldukça uzak. Ama hala filmleri çok seviyorum. Yalnızca bunları Kentucky, Prague ya da başka bir yerde sevmek istiyorum.